Kaplan “Bazı okullar iyi planlanmadığı, iyi program yapmadığı için öğrenciler ve öğretmenler sıkıntı yaşayabiliyor. Özel okul açılmadan önce mutlaka iyi bir plan yapılmalı.” Diye konuştu.

Okullarda çocuklara gereğinden fazla yük bindirilmesinin okula karşı olumsuz bir tutuma yol açtığını vurgulayan Kaplan, “başarılı öğrenciler yetiştirmek için çocuklara okulu sevdirmeliyiz.” Dedi.

“Özel Deva Ortaokulları olarak 21.yüzyılın eğitim modelleri ve uygulamaları ile öğrencilerin yaşamlarını bütünleştirmeye çalışıyoruz” diyen Kaplan bu amaçla Gaziantep'te Türkiye'nin ilk fen ve teknoloji ortaokulunu açtıklarını söyledi.

Hocam bize kendiniz için neler söyleyeceksiniz?

Özel Deva Okulları Ortaokul Müdürüyüm. Bilişim Teknolojileri branşındayım. Uzun yıllardır özel eğitim kurumlarında çalışıyorum. 18 yıldır özel okullarda çeşitli kademelerde görev yapıyorum.

 Tecrübenize dayanarak sormak istiyorum. Özel Okulların sayısının artması nelere yol açar?

Özel okulların sayısının artması ülkemiz için kazanım ama orantısız bir büyüme olursa problem olur. Bazı okullar iyi planlanmadığı, iyi program yapmadığı için öğrenciler ve öğretmenler sıkıntı yaşayabiliyor. Özel okul açılmadan önce mutlaka iyi bir plan yapılmalı. Herşey özel okul açıldıktan sonra başlıyor. Özel okulların sayısının artması Gaziantep’in eğitimdeki makus talihini yenmesine katkı sağlar.

Hocam Gaziantep eğitiminin “makus talihi” nedir?

Gaziantep’te temel problem öğretim değil eğitimdir. Eğitimin dışında olan dışsal faktörler ve kaygılar problem yaratıyor. Gaziantep’te eğitimden çok öğretime odaklanması yanlıştır. Bizim hedefimiz aslında vicdanlı, merhametli, sorgulayan ve analiz eden öğrenciler yetiştirmek. Maalesef sınav odaklı yaklaşım öğrencilerin çok yönlü gelişmesini engelliyor. Gaziantep’te eğitimden çok öğretime odaklanıyor. Burada esas hedef olan eğitimi unutuyoruz. Aileler çocuğum sınavlarda yeter ki başarılı olsun anlayışındalar sadece.

Özel Deva Ortaokulu’na gelmek istiyorum.

Özel Deva Ortaokulu olarak 20 şubemiz var. Bizim hedefimiz öğrencilere okulları sevdirmek. Biz Deva Okulları olarak disipline önem veriyoruz. Disiplinin olmadığı yerde başarının olmadığına inanıyoruz. Çocuklarımızı bazı şeylerden ancak disiplinli bir yaşam ve eğitim ile koruyabiliriz. Bu nedenle disiplin eğitim felsefemizin temelidir. Büyükler olarak çocuklarımızı dış etkilerden korumak zorundayız. Bir çocuk okula severek geliyorsa başarıyı yakalar. Okulumuzda öncelik çocukların okulu sevmesini sağlamak.

Yıllar önce bir Danimarkalı eğitimci bana “siz Türkler ne yapıyorsunuz bilmiyorum ama çocuklarınız anaokuluna sevinerek, koşarak geliyor ama anaokulu bittikten sonra okuldan kaçıyor ,uzaklaşıyorlar. Bunun nedenlerini bulmalısınız” demişti. Çok haklı ve doğru bir tespit.

Burada temel neden biz okullarda çocuklara gereğinden fazla yük bindiriyoruz ve çocukluklarını yaşamalarını engelliyoruz. Onların çocuk olduğunu unutuyoruz. Bu da çocukları okuldan uzaklaştırıyor.

Çocuklara okulu sevdirmek için neler yapıyorsunuz mesela?

Çok farklı sosyal ve kültürel etkinliklerimiz var ama ben sadece bir örnek vermek istiyorum. Bakın okulların son haftasında bildiğiniz üzere çocuklar okula gelmiyor. Biz bunu engellemek için farklı bir yöntem izledik. Çocuklara bu hafta sınıflarda sürpriz etkinlikler olacağını duyurduk. Sürprizin günü ve saati belli değil. Sürprizi merak eden öğrencilere okula gelmeye devam ettiler. Biz de sürprizlerimizi yaptık. Bir sınıfı alıp mangal yapmaya gittik. Diğer bir sınıf ile sinemaya gittik. Çocuklar hem okula devam ettiler hem de çok eğlendiler böylece. Karne haftasında öğrenci devam oranımız yüzde 95 oldu. Yani okulu çocuklara sevdirmemiz lazım. Mutlu öğrenciler başarılı olur. Bizim felsefemiz budur.

Türkiye’de bir ilk olarak “Fen ve Teknoloji Ortaokulu’nu” açıyorsunuz?

Evet. Problem şu; 21.yüzyılın çocuklarını 18 ve 19. yüzyılın eğitim modelleri ve uygulamaları ile eğitmeye çalışıyoruz. Bu yanlıştır. Bakın bundan 20-25 yıl önce olmayan bir uygulama bugün hayatımızın bir parçası. Bu çocuklar yeni yüzyılın çocukları. Bundan 50 yıl önce olmayan şeyler bugün hayatımızda. Kendimizi ve çocuklarımızı bu nedenle yeni yüzyılın değerleri ile donatmalıyız. Fen ve teknoloji ortaokulu bu anlayışla ortaya çıktı.

Günümüz eğitim sistemi işitsel ve görsel öğrenmeyi mecbur koşmakta. Oysaki en etkili öğrenme tipi yaparak yani ‘’yaşayarak öğrenme’’dir. Artık öğrenciler okulu hayatın bir parçası değil de gerekli durumlarda alıp, kullanıp sonra da rafa kaldıracakları bilgileri depolama yeri olarak görmektedir. Bu yüzden de öğrencilerin anlamlandırma yetisi günden güne köreltilmektedir. Basmakalıp eğitim, kurum olarak her zaman bünyemizin dışında kalmıştır. Özel Deva Fen ve Teknoloji Ortaokulu ‘’çağa bilgi ve değer katan nesiller yetiştirme’’ anlayışımızı destekler nitelikte olacak.

Bunun için okulda bir komisyon belirledik. Fen ve teknoloji komisyonu kurucu komisyonu oldu bu. Komisyonumuz dersleri belirledi. Ders programları ve içerikler çıkarıldı. Komisyonumuz uzun dönemli bir çalışmanın sonucu olarak hedefler belirledi. Okulumuzda 5, 6, ve 7.sınıflarda bu derslere başlayacağız. Biyokimya, astrofizik, genetik, robotik, mekatronik, kodlama, proje hazırlama ve uygulama, raporlama teknikleri, bilimsel araştırma yöntemleri, gibi derslerin planlamaları hazırlandı.

Alan/bölüm derslerinin yanında öğrencinin teknolojik gelişmeleri takip edip bunlara uygulama ortamı sağlayacak ‘’mekatronik’’ ; sebep-sonuç ilişkisi içinde yaratıcı düşünebilme becerisini geliştirebileceği ‘’robotik’’ ; gökyüzü olaylarını anlamlandırıp bunları günlük hayatıyla ilişkilendirebilme becerisini kazanabileceği ‘’astrofizik’’ ; yaşamı destekleyen kimyasal olayları keşfedebileceği ‘’biyokimya’’ gibi bilimsel dersler imkânı da sağlamaktayız.