Eyüp Yılmaz, LGS sınav sistemi ile ilgili yaptığı açıklamada sınava hazırlık sürecinde öğrencilerin başarıyı elde etmesi için ders ders nasıl çalışılması gerektiği ile ilgili bilgiler verdi.

Yılmaz, Matematiğin sadece sınavlar için değil, hayatımızın her alanında bizimle birlikte olan bir kavram olduğunu belirtti.

Öğrencilere, ders çalışma alışkanlığı kazandırılmadan önce öğrencilere bu bilincin  aşılanması gerektiğini söyleyen Yılmaz, LGS’de Matematik dersinde öğrencilerden istenen ezber bilgi olmadığını açıkladı.

Soruların içinde öğrencinin kullanması gereken temel matematik bilgisinin verildiğini, öğrencilerden istenenin analiz yaparak, analitik düşünerek, verilen problemi anlayıp; problemin çözümünde bilgiyi kullanmaları olduğunu ifade eden Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü.

"Dersi derste öğrenmek, anlaşılmayan bölümleri o anda sorarak öğrenmeye çalışmak işin en önemli kısmını oluşturmaktadır. Her derste olduğu gibi günlük tekrarlar ve testler asla ihmal edilmemelidir. Matematik bir çalışılıp ertesi gün ara verilecek bir ders değildir. Öğrencinin günlük çalışma planında, düzenli olarak matematik çalışılmaldır. Günlük tekrarlardan sonra mutlaka test ya da uygulamalara yer verilmeli, konu olduğu gibi bırakılmamalıdır.

Her hafta sonu mutlaka hafta içi işlenen konular tekrar edilerek ,bütün konuları içeren testler çözülmelidir. Çözülemeyen sorular işaretlenerek  öğretmenlere sorulmalıdır.

Çözülecek sorular düz işlem gerektiren tarzlardan değil daha çok problem temelli sorulardan seçilmelidir. Problemlerin temellerinde ya da verilen sorularda ise günlük hayat temelli metinler gelmektedir. Bilgiyi verilen probleme nasıl uygulayabileceğimiz düşünülmeli soruya verilen sayılarla sadece işlem yapacağız şeklinde ön yargı oluşturulmamalıdır.

Örnek sorular incelendiğinde işlem hızının önemi karşımıza açık bir şekilde çıkmıştır. İşlem hızını güçlendirmek adına matematiği sadece masa başında çalışılacak bir ders olarak görmemeliyiz. Günlük hayatta karşımıza gelen hesaplamaları mutlaka hesap makinesi kullanmayarak, zihinden ya da gerektiği zamanlarda yanımızda bir not defteri bulundurarak çözmeliyiz.

Örnek sorularda okuduğunu doğru anlama çok önemlidir. Uzun gibi görünen bir problemlerde bütünü görebilmek çok önemlidir. Okuduğunu doğru anlama konusunda yapılabilecek en iyi çalışmanın ise kitap okumak olduğunu unutmamalıyız. Yani aslında kitap okurken de matematik için hazırlandığımızı hatırlayıp, kitap okumayı zaman kaybı gibi değerlendirmemeliyiz. Okuyacağımız kitapları belirlerken ise gelişigüzel seçmeyip öğretmenlerimizin ya da uzmanların önerdiği analitik düşünmemizi geliştirecek kitaplardan tercih etmeliyiz.

Kesirler, ondalık sayılar gibi basit görünen ancak sık hata yapılan konuları iyice özümsemeli, işlem hatasını en aza indirmek için bol bol uygulama yapmalıyız."